Evrensel Gazetesi’ne İzmir’de Silahlı Saldırı: Basın Özgürlüğüne Yönelik Açık Tehdit
Evrensel Gazetesi’nin İzmir Bürosu, gece yarısı kimliği belirlenen bir kişi tarafından silahlı saldırıya uğradı. Saldırganın binanın kapısına ve tabelasına ateş açtığı olayda, toplam 10 mermi izi tespit edildi. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen polis ekipleri boş kovanları toplarken, gazete çalışanlarına herhangi bir bilgi verilmedi. Evrensel personeli saldırıyı, ancak sabah işe geldiklerinde fark etti.
Olayın ardından bir kişi gözaltına alınırken, tetikçi olduğu iddia edilen şahıs ise halen aranıyor.
İzmir’de Dayanışma Eylemi: “Evrensel Susmadı, Susmayacak”
Saldırının ardından İzmir’deki basın meslek örgütleri, sendikalar, siyasi partiler ve kurumlar Alsancak’ta bir araya gelerek olayı protesto etti. Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde yapılan açıklamada, “Özgür basın susturulamaz”, “Faşizme karşı omuz omuza” ve “Birleşe birleşe kazanacağız” sloganları atıldı.
Evrensel Gazetesi, 30 yıllık yayın hayatı boyunca baskılara boyun eğmediğini ve hakikat mücadelesini sürdüreceğini duyurdu.
Evrensel Gazetesi İzmir Temsilcisi Özer Akdemir, yaptığı konuşmada saldırının yalnızca bir gazeteye değil, halkın haber alma hakkına yönelik olduğunu vurguladı. Akdemir, “Bu saldırı; işçilerin, emekçilerin, kadınların, gençlerin, doğa savunucularının sesini kısmaya dönük bir girişimdir” dedi.
Evrensel Gazetesi’ne İzmir’de yapılan silahlı saldırı, yalnızca bir medya kuruluşuna değil, doğrudan halkın haber alma hakkına ve ifade özgürlüğüne yönelik faşist bir saldırı olarak değerlendirilmelidir.
Bu saldırı, Türkiye’de basın özgürlüğünün olmadığını bir kez daha gözler önüne serdi. Evrensel Gazetesi, kuruluşundan bu yana işçi sınıfının, ezilenlerin ve hak mücadelesi veren kesimlerin sesi olmayı sürdürdü. Ancak geçmişte olduğu gibi bugün de, eleştirel yayın çizgisi nedeniyle hedef haline geliyor.
Basın özgürlüğü, demokrasinin temel taşlarından biridir. Gazetecilere ve medya kurumlarına yönelik şiddet, yalnızca ifade özgürlüğünü değil, doğrudan halkın doğru bilgiye erişme hakkını da yok sayar. Evrensel’e yapılan bu silahlı saldırı, basın mensuplarına yönelik baskıların fiziki boyuta ulaştığının ve gazeteciliğin güvenlik tehdidi altında olduğunun açık göstergesidir.
Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler, basın özgürlüğünü güvence altına almayı zorunlu kılar. Ancak bu tür saldırılar, hukukun ve demokratik normların uygulanmadığını bir kez daha gösteriyor. Olayın faillerinin ve azmettiricilerinin ortaya çıkarılması, yalnızca Evrensel gazetesi için değil, tüm basın camiası için kritik öneme sahiptir.