
İBRAHİM KUTLUAY (01.04.1958-02.05.2013)
İbrahim Kutluay arkadaşımızın babası Mustafa Kutluay Urfa’lıydı, askerliğini Bilecik’te yaptıktan sonra İzmir- Tepecik’e yerleşiyor. Boşnak bir ailenin kızıyla evleniyor. İbrahim’in babası bir devlet kurumunda çalışıyor. Annesi ev kadını. İbrahim Tepecik İlkokulu’nu bitiriyor. Aile Bayraklı-Alpaslan Mahallesi’ne taşınıyor. İbrahim Alpaslan Mahallesi’nde ortaokulu bitiriyor. Çınarlı Meslek Lisesi’nde okuyor, bu dönemde İzmir Liseliler Birliği saflarında emperyalizme ve faşizme karşı duruşta ve meslek lisesi öğrencilerinin demokratik talepleri için mücadele ediyor. Halkın Kurtuluşu gazetesinin dağıtımında yer alıyor.
Askerliğini 12 Eylül dönemi sürecinde yaptı. ESHOT Genel Müdürlüğünde abonman gişesinde veznedar olarak çalışıyor. 1984 Yılında Berrin Çapacı ile tanışıyor. 11 haziran 1984 tarihinde evleniyorlar. İsimlerini Melek ve Müge koydukları iki kızları oluyor. Yaşamını yitirdiğinde Berkin adında üç yaşında bir torunu vardı. Torununu ve çocukları çok severdi..
İbrahim 1990 yılında serbest çalışmayı tercih ediyor ve sıhhi tesisat işleri yapıyor.
İbrahim daha lise yıllarında kişiliğini kolluk güçlerinin keyfi, kasıtlı baskı ve zoruna karşı hak ve özgürlükleri kullanma ve savunma biçiminde netleştiriyor; bir olay sırasında da polise mukavemetten 57 gün cezaevinde kalıyor dava sonunda beraat ediyor. Yaşamı boyunca işçilerin, emekçilerin yanında tutan, haklının ve ezilenin yanında yer alan İbrahim ortaklaşmacı, dayanışmacı ve paylaşımcı bir devrimciydi. İmece dostuydu, yüreği aydınlık ve içtenlikli bir arkadaşımızdı..
Gençliğinin en güzel yıllarında Halkın Kurtuluşu gazetesine sevdası nedeniyle 1 Mayıs yürüyüş ve mitingine İzmir’de ‘’Halkın Kurtuluşu pankartı altında fotoğraf da çektirmek istiyorum” isteğiyle katılacağını belirtmişti. 1 Mayıs’ta “Halkın Kurtuluşu” korteji Pasaport Kantar Karakolu civarındayken kortejin taşıdığı Halkın Kurtuluşu pankartına EMEP gençliğinden olduğu belirtilen bir grup müdahale ediyor ve arbede çıkıyor, yaralananlar oluyor. Olay çevredekilerin ve düzenleme komitesinden birkaç kişinin müdahalesi sonrasında daha fazla büyümeden yürüyüş sürüyor. Olayın ardından Gündoğdu meydanına kadar yürüyen ve burada rahatsızlanan ve yürüyerek Alsancak Devlet Hastanesi’ne giden İbrahim’e ilk bakımı yapılıyor, kalp sorunu olduğu ve kalp doktoru bulunan bir hastaneye gitmesi öneriliyor. Ancak İbrahim hastaneye girmeden evine dönüyor ne var ki gece rahatsızlanarak E.Ü. Hastanesine götürülüyor ve kurtarılamıyor. Yapılan otopsi sonucu kalp krizinden yaşamını yitirdiği tespit ediliyor.