İŞÇİLER, EMEKÇİLER
İşçilerin, emekçilerin uzun sürelerle, güvenli, insanca çalışma koşullarından uzak ömürlerini tükettiği, sendika seçmenin işten atılma nedeni olduğu, yasal olarak alınan grev kararların bir yıl içerisinde %70 inin yasaklandığı; Soma ve Bartın örneklerinde olduğu gibi katliam gibi iş cinayetlerinin yaşandığı, önlem alınmadığı, gerçek sorumluların gizlendiği ; emekliğin “hayal” olduğu; yaygın olan kayıt dışı çalışmanın görmezlikten gelindiği;
KADINLAR
334 Kadının cinayet sonucu katledildiği 245 kadının “şüpheli biçimde” ölü bulunduğu; kadının ucuz iş gücü, reklam malzemesi, cinsel nesne olarak görüldüğü bir sosyal yapı içerisinde her tür şiddetin meşrulaştığı; tecavüz ve tacizcilerin, faillerin gerçek anlamda cezalandırılmadığı; kadının şiddet karşısında yasal dayanağı olan yasa ve sözleşmelerin kaldırıldığı, kalan güdük hakların hedef tahtasına koyulduğu, kadın-erkek eşitliğinin lafını dahi istemeyip kadın düşmanı radikal dinci çevrelerle ittifak yapıldığı;
GENÇLER
Gençlerin kendilerini gelecekten umutsuz, yalnız; İstanbul da kendini Marmaray ın altına atan Kübra Ergin örneğinde olduğu gibi “gençliği çalınmış hissettiği”; Enes Kara örneğinde olduğu gibi binlerce gencin cemaat, tarikat baskısı altında umarsız, güvencesiz kaldıkları; çalışma yetenek ve becerisindeki gençlerdeki işsizlik oranının resmi olarak % 19.4 olarak gerçekleştiği;
ÇOCUKLAR
Çocuk yaşta işçilik yapmak zorunda kalan, çocuklukları çalınan; ana-babasının bin bir zorlukla okula gönderip de beslenme çantası boş, mideleri aç, okul malzemeleri eksik çocuklarımızın neşesini çoğaltamadığımız; kız çocuklarımız başta olmak üzere küçük yaştaki evlatlarımıza taciz ve tecavüzü engelleyemediğimiz, küçücük yaştaki çocukların dinci eğitim altına alınmasının yaygınlaşmasına engel olamadığımız; çocuklarımıza kişiliklerini özgürce geliştirebilecekleri toplumsal güvence ortamı sağlayamadığımız, cemaat ve tarikatların ellerine geçmesine mani olamadığımız;
YAŞAM PAHALLILIĞI
İşçi, emekçi ortalama aylığının 8500 Tl , açlık sınırının 9.814 TL olduğu; insanların açlık sınırının altında sürünerek yaşadığı; asgari ücretin metropollerde neredeyse bir kiraya denk geldiği,temel gıda maddelerindeki fiyat artışlarının sağlıklı beslenmeyi yok ettiği, insanca yaşamanın mümkün olmadığı;
On bir ilde deprem sırasında ve sonrasında yaşananların ancak bir “kabus” ya da felaket olarak tanımlanabileceği, yıkımların, kayıpların bilançosunun bile hala net olmadığı, yaraların hala kanadığı;
CEZAEVLERİ nde 349 893 kişi sayısıyla “rekor” yaşandığı; geçtiğimiz yılda 78 mahpusun yaşamını yitirdiği, 25 kuşkulu ölümün yaşandığı, tecrit uygulamalarının keyfi, hukuksuz biçimde uygulandığı, 651 i ağır olmak üzere 1517 hasta mahpusun her geçen gün ölüme yaklaştığı; her muhalifin potansiyel “suçlu” olabildiği;
BASIN YAYIN DÜNYASI
Basın yayın kuruluşlarında çalışan emekçilerin mesleki faaliyetlerinin kolaylıkla “suç” kapsamında görülerek özgürlüklerinden yoksun bırakıldıkları, yargı kıskacına alındığı, fiziksel engelleme ve tacize uğradıkları; düşünce-ifade özgürlüğü başta olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin kullanılamadığı, tehdit altıda olduğu bir ülkede 28 Mayıs’ta cumhur başkanlığı için ikinci tur seçimi yapılacak.
YAŞANTIMIZDAN, HAKLARIMIZDAN, KAZANIMLARIMIZDAN, MÜCADELEMİZDEN VAZ GEÇMEYECEĞİZ.
İKİNCİ TUR SEÇİMLERDE SANDIKTA OY KULLANMAYA, TEK ADAM DİKTATÖRÜĞÜNÜN, DİNCİ FAŞİST SİSTEMİN YERLEŞMEMESİ İÇİN ERDOĞAN’A KARŞI OY KULLANMAYA ÇAĞIRIYORUZ!
İmece Dostluk Dayanışma Derneği
May 21
