İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde Roboski katliamının sorumlularının yargı önüne çıkarılmasını, insanlık suçunun hesabının sorulması gerektiğini ve Roboski katliamını unutmadığını unutturmayacağını bir kez daha belirtti. Açıklamaya HDP izmir Milletvekili Musa Piroğlu’da katıldı.
Açıklamayı KESK dönem sözcüsü Necip Vardal okudu.
Açıklama şöyle;
“Hayattayken nereye gitsem o götürüyordu. Gözlerim gibiydi. 7 yıldır gözlerimi arıyorum” ( Roboski’de oğlunu kaybeden babanın sözü )
Tam dokuz yıl geçti… dokuz yıl önce, Roboski’de çoğu 15-20 yaşları arasındaki 34 yurttaşımız savaş uçakları ile katledildi!
Katliamın sorumlularının açığa çıkarılıp yargılanması için aradan geçen dokuz yılda bir arpa boyu yol alınmadı. Katliamın dosyasının kapağı açılmadan, elden ele dolaştırılarak zamana yayılmaya çalışıyor. Söz konusu iktidara yönelik herhangi bir açıklama olunca mesaiyi bile beklemeden, Pazar günü hızla harekete geçen yargının Roboski, 10 Ekim gibi katliamlarda yerinde sayması suçluların korunduğunu düşündürüyor.
Bırakalım suçluların açığa çıkarılıp yargılanmasını, özür bile dilemeyen iktidar katliama katliam denmesi yasaklamaya, toplumsal hafızadan silmeye çalışıyor.
Roboski utancıyla yüzleşmek yerine inkârı yüceltenler, sorumlularından hesap sormak yerine üstünü kapatanlar yeni katliamlara ve cinayetlere de davetiye çıkarıyor.
Eldeki mevcut günah keçilerini her türlü suçun üstünü örtmek için kullanan iktidara buradan sesleniyoruz: Eğer samimi iseniz, 28 Aralık 2011 sonrasında katliamın arkasında duranları, onları ödüllendirenleri de soruşturma kapsamına alın. Dönemin Genelkurmay Başkanını, yine o dönemin Genelkurmay İstihbarat Başkanını, o günün Genelkurmay ikinci Başkanının katliamı meşrulaştırmaya çalışan dönemin İçişleri Bakanının ifadelerine başvurun, sorumluluklarını sorgulayın. Tüm bu isimler katliam konusunda da muhtemelen “kandırıldıklarını” öne sürecekler, sorumluluklarını örtbas edeceklerdir. O gün Roboski’de yoksul Kürt köylülerini katledenler, bugün geride kalanları şiddetle, baskılarla, tutuklamalarla terbiye etmeye çalışıyor. İktidar, katliamın sorumlularını değil, bu sorumluları ortaya çıkarmak için çabalayan kesimleri hedefe koymaktadır.
Bu ülkedeki darbelerin, savaşların ve ekonomik krizlerin bedeli her zaman yoksullaştırılmış halka ve emekçilere ödetildi. Savaş naraları atanların çocukları zenginliklerine zenginlik katarken, yoksul halkımızın çocuklarının kanı akıtıldı.
Eğer bu gidişata dur demezsek, savaşa karşı barıştan şovenizme, ırkçılığa karşı halkların kardeşliliğinden yana saf tutmazsak, herkes için en kutsal hak olan yaşam hakkını bugün yüksek sesle savunmazsak yarın omuzlarımızda korkularımızdan daha ağır bir yükü taşımamız kaçınılmaz olacak.
Bunun için halklar çatışma, savaş değil, barış ve kardeşlik istiyor.
Roboski katliamının üzerinden dokuz yıl geçmişken yapılması gereken açıktır. Komuta kademesinden bakanlara, bürokratlara dek, katliamda payı olabilecek herkesin soruşturulması, sorumluların yargı önüne çıkarılması, halka karşı işledikleri bu insanlık suçunun hesabının sorulması gerekmektedir. Ancak AKP iktidarının böyle bir niyetinin olmadığını biliyoruz. İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri olarak, Roboski katliamını unutmayacağımızı, unutturmayacağımızı ve her fırsatta sorumlulara dikkat çekeceğimizi buradan bir kez daha kamuoyuyla paylaşıyor
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri olarak insanlık suçu olan başta Maraş ve Roboski olmak üzere tüm katliamları bir kez daha lanetliyor, kınıyoruz.
Halkların birlikte yaşama umudunu yok etmeye çalışanlara karşı ortak ve birlikte mücadele çağrımızı yineliyoruz.”

